Dijital PR Geleneksel PR’ı Nasıl Alt Etti?

Yağmur Özdemir

27 MAR 18

YORUM YOK

Public Relations, yani iş hayatında kullanmaya bayıldığımız meşhur kısaltmalardan PR, Türkçesi “Halkla İlişkiler“ olan; görüş ve davranışları etkileyerek, kurum kimliği üzerine bir anlayış yaratan ve algılamaya sahip çıkan bir ilişki süresi olarak tanımlanabilir.

Geleneksel Halkla İlişkiler Neydi?

Geleneksel halka ilişkiler, adını artık Dijital PR çıktığı zaman aldı. Çünkü eskidi ve önemsizleşti. Öte zamanlardan beri markaların ve şirketlerin en temel satış yapma yöntemlerinden biriydi. Hala da öyle. Fakat değişerek ve genişletilerek.

Özünde PR, bir kuruluş ile halkları arasında karşılıklı yararlı bir ilişki kuran stratejik bir iletişim sürecidir. Başka bir deyişle, halkla ilişkiler stratejik hikaye anlatımı olduğunu söyleyebiliriz. Biliyoruz ki markalar veya şirketler kendilerini duyurmak, çalışmalarını satışa döndürmek ve prestijli bir imaj sergilemek için PR çalışmaları yapıyor. Geleneksel PR çalışmaları denildiği zaman; etkinlik planlama, konuşma yazımı ve basın açıklaması dağıtımı gibi girişimler aynı payda altında toplanıyor. Geleneksel PR’ın en vurucu darbesi ise basına açık ve iç içe olması. İlişki kurmanın ve duyurmanın en etkili yollarından biri; gazeteler, radyo ve TV yayınları… Gazetelerin tirajlarının zirve yaptığı zamanlardan, eline gazete değmeyen yeni nesle geçişten bahsediyoruz aslında.

Fakat yazılı mecralar zaman geçtikçe yetmemeye ve etkisini yitirmeye başladı. Çünkü tüketici kitle eline smart cihazları aldı. Markaların beklediği dönüşler bu yollardan gelmeyince, geleneksel PR alanını genişletmek ve etkinliğini artırmak mecburiyetinde kaldı.

Tam bu sırada Dijital PR kavramı ortaya çıktı. Hayır, doğdu demiyorum. Çünkü bu yeni nesil kavramı, geleneksel PR’ın güncellenmiş sürümü olarak düşünebiliriz.

Pozitif ve potansiyel olarak kapsamlı marka oluşturma arıyorsanız, geleneksel halkla ilişkiler kesinlikle dikkate alınması gereken bir şey. Dijital ise, geleneksel PR’dan farklı olarak daha karmaşık ve çok katmanlı bir yapı. Markalarınızın hedeflerine bağlı olarak hangisinin tartıda ağır geleceğine karar vermek sizin elinizde.

Tabii ki Online İtibar Yönetimi Dönemi…

Her olayın, her kavramın ve her maddenin evrildiği gibi PR da son yıllarda dijitalleşti. Artık ‘Dijital PR’ hayatımızda ve markaların beklentiye girdiği en önemli isteklerden biri. Dijital PR, online yöntemler kullanılarak, bir marka, şirket ya da projenin yönetilmesine deniyor. Yani artık ‘Online İtibar Yönetimi’ yapmış bulunuyoruz. Online İtibar Yönetimi dahilinde ise; haber siteleri, sosyal medya, arama motorları, bloglar, forumlar vb. gibi insanlarla temas kurulan tüm dijital mecralar var. Hazır bunu söylemişken, araştırırken her yerde gördüğüm formülü de ekliyorum:

Dijital PR: Geleneksel PR + İçerik Pazarlama + Sosyal Medya Analizi + Arama Motoru Analizi

Markalar ve Şirketler için Dijital PR Olmazsa Olmaz!

Verilerden bahsedersek, bir satın alma sürecindeki kişilerin %45`inin online arama sonuçlarından ve %42`sinin de online haberlerden etkilendikleri belirtiliyor. Giderek artmakta olan online alışveriş yapanların ise 90%`ının bir ürünü satın almadan önce arama motorlarında o ürünü sorgulayarak karar verdiği gözlemleniyor.

Neden Dijital PR’a Geçelim?

Online İtibar Yönetimi’nin amaçları arasında;

Geleneksel PR`ın online ortamlarda da devamlılığını sağlamak,
Tüketiciler ile bire bir bağlantı kurup onlarla daha iyi ilişkiler içerisinde olmak,
Güçlü marka elçileri yaratarak markamızın konumunu güçlendirmek,
Firmamız hakkında yıllardır yıkamadığımız belli kalıplar varsa bu kalıpları yıkmak,
Markamız bir kriz yaşamıştır ve bu olumsuz etkiyi değiştirmek,
Arama motorlarında Marka/Şirket aratıldığında karşılığında gösterilmesi olarak söyleyebiliriz.

Faydaları ise,