Kaçınmanız Gereken 20 SEO Hatası
Web sitenizin Google arama sonuçlarında üst sıralarda çıkması, dijital dünyanın kırmızı halısında yürüyüp Oscar’ı kucaklamak gibi bir şeydir. Görünür, bilinir, takip edilir, tıklanır, satın alınırsınız. Elbette bu halıda yürümek kolay değil yalnızca arama motoru optimizasyonunda başarılı olanlara sunulan bir ayrıcalık. Çetrefilli yolda dikkat etmeniz gereken pek çok detay, yapmanız ve kaçınmanız gereken bir sürü şey var. Üstelik bu karmaşık yollar sürekli yenileniyor, güncelleniyor. Hedef belli! Kaçınmanız gereken ve pek de dikkat edilmeyen 20 SEO hatası ile zafer yolculuğunda size yardımcı olmak istiyoruz.
Google arama algoritmasını sık sık değiştiren bir platform. Bu da ne yazık ki hepimizin kafasını çok karıştırıyor. Sayfalarca bilgi arasında kaybolmak kolay, okuduğunu anlamlandırmak ise zor. Google’ın güncelini takip etmek önemli çünkü eskiden işe yarayan teknikler bugün fayda sağlamadığı gibi, cezalandırıcı bile olabiliyor.
SEO trendlerine dair internette ışık hızıyla yayılan spekülasyonların da bilginin doğruluğunu test etmeyi zorlaştırdığını hesaba katarsak, sonuç vermeyen, işe yaramaz taktikler uygulayarak zaman ve enerji kaybetmek işten bile değil. Daha da kötüsü, Google tarafından kara listeye bile alınabilirsiniz.
Tuzaklara düşmemeniz ve emeklerinizin boşa gitmemesi için pek çok kaynağı tarayarak kaçınmanız gereken 20 SEO hatası için buyrunuz yazımızın devamını okumaya.
1. Eksik H1 Etiketleri
H1 etiketleri, arama motorlarının içerik konularını anlamasına yardımcı olur. H1 etiketleriniz eksikse, Google web sitenizi anlamakta zorlanacaktır.
2. Eksik Meta Açıklamaları
İyi yazılmış meta açıklamaları Google’ın alaka düzeyini anlamasına yardımcı olur ve kullanıcıları sayfanıza tıklamaya teşvik eder. Eksiklerse, tıklama oranları düşebilir.
3. Eksik Alt Metni
Alt metni, arama motorlarına ve görme engelli kişilere içeriğinizdeki resimlerin açıklamalarını sağlar. Onlar olmadan alaka kaybolur ve etkileşim zarar görebilir.
4. Tekrar Eden H1 ve Başlık Etiketleri
Herhangi bir sayfada H1 etiketleri ve başlık etiketleri aynı olduğunda, sayfa aşırı optimize edilmiş görünebilir ve diğer ilgili anahtar kelimeler için indekslenme fırsatlarını kaçırabilirsiniz.
5. Kopya İçerik
SEO hatası deyince belki de akla ilk gelen yinelenen içerik, sıralamanıza önemli ölçüde zarar verme ihtimali taşır. İster rakip ister dost bir site olsun, herhangi bir siteden herhangi bir içeriği kopyalamaktan kaçınmalısınız.
Bir sayfanın yalnızca Google’ın gözünde sıralanabilir olması için değil, aynı zamanda kullanıcıların gözünde tıklanabilir olması için her detayın benzersizliğine dikkat edin.
İÇ VE DIŞ BAĞLANTI OPTİMİZASYONUNU İHMAL ETMEK
Ziyaretçilerinizin sitede gezinmeleri için onlara rehberlik eden bağlantılardaki hatalar, genel kullanıcı deneyiminize ve dolayısıyla arama performansınıza zarar verebilir. Google, kötü bir kullanıcı deneyimi sunan siteleri sıralamayacaktır.
Site Denetim aracıyla sitenizde bozuk bağlantılar bulabilirsiniz. Böylece çok seo hatası ortadan da kaldırmak için fark edilebilir olacaktır. Hangilerinin kullanıcı trafiğiniz üzerinde en büyük etkiye sahip olduğunu belirlemeli ve bunları öncelik sırasına göre düzeltmelisiniz.
6. HTTPS Sitesinden, HTTP Sitesine Yönlendirme Yapan Bağlantılar
Eski HTTP sayfalarına yönlendirilen bağlantılar, kullanıcılar ile sunucu arasında güvenli olmayan bir iletişime neden olabilir. Bu sebeple tüm bağlantılarınızın güncel olduğundan emin olun.
7. Alt Çizgi İçeren URL’ler
Arama motorları alt çizgileri yanlış yorumlayabilir ve site indeksinizi yanlış bir şekilde belgeleyebilir. Bunun yerine kısa çizgi kullanın.
8. Ana Sayfaya Çok Fazla Link Vermek
Ana sayfanıza çok fazla bağlantı vermek yerine alt sayfalarınıza daha fazla bağlantı vermeyi tercih edin. Ziyaretçileriniz sitenizin içinde dolaşsın.
TARAYICILARIN İŞİNİ ZORLAŞTIRMAK
Taranabilirlik, bir web sitesinin ne kadar sağlıklı olduğunun önemli göstergelerindendir ve indeksleme ile omuz omuzadır.
Tarama sorununu görmezden gelir ve teknik bir SEO hatası olarak ele almazsanız, sitenizdeki bazı sayfalar Google tarafından olması gerektiği kadar görünmeyebilir. Sitenizin taranabilirliğini kısıtlayan bozuk veya engellenmiş öğeleri değerlendirerek teknik sorunları önleyebilirsiniz.
9. Nofollow Linkler
Nofollow niteliğini içeren dahili bağlantılar, herhangi bir potansiyel bağlantı değerinin sitenizden akışını engeller.
10. Sitemap.xml’de Yanlış Sayfalar Bulunması
Sitemap.xml dosyanız bozuk sayfa içermemelidir. Yönlendirme zincirleri ve standart olmayan sayfalar olup olmadığını kontrol edin!
11. Sitemap.xml Bulunmaması
Eksik site haritaları, arama motorlarının sitenizin sayfalarını keşfetmesini, taramasını ve dizine eklemesini zorlaştırır.
12. Robots.txt’de Sitemap.xml Belirtilmemesi
Robots.txt dosyanızda sitemap.xml dosyanıza bağlantı olmadan, arama motorları sitenizin yapısını tam olarak anlayamayacaktır.
13. İndekslenebilirliği Yok Saymak
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, iyi indekslenebilirlik göstergeleri SEO için çok önemlidir. Basitçe ifade etmek gerekirse, bir sayfa dizine eklenmemişse, arama motoru tarafından görülmeyeceği için kullanıcılar tarafından da görülmeyecektir.
Taranabilirlik ile ilgili sorun yaşamıyor gibi görünseniz bile, web sitenizin dizine eklenmesini engelleyebilecek birçok faktör vardır. Örneğin, yinelenen meta veriler ve içerikler, arama motorlarının arama terimleri için hangi sayfaların sıralanacağını belirlemesini zorlaştırabilir
Sitelerin neredeyse yarısı, tekrar eden başlık etiketleri, açıklamalar ve gövde içeriğinden kaynaklanan indekslenme sorunlarıyla karşı karşıyadır.
DÜŞÜK KELİME SAYISI
Site Denetimi Aracı, içerikten yoksun görünen sayfaları işaretleyebilir, bu nedenle olabildiğince bilgilendirici olduklarından emin olmak için bunları gözden geçirmelisiniz.
14. Kısa / Uzun Başlık Etiketleri
SERP’lerde 60’tan fazla karakterden oluşan başlık etiketleri kısa kesilirken, 60 karakterin altındakiler daha fazla optimizasyon için fırsat kaçırabilir.
15. Sayfa Kaynak Kodundaki Hreflang Çakışmaları
Çok dilli web siteleri, hreflang özelliği herhangi bir sayfanın kaynak koduyla çelişiyorsa arama motorlarını karıştırabilir. Hedeflenen bölgedeki kullanıcıların diline göre optimizasyon yapmamanız, kullanıcıların arama sonuçlarında görünmemenize ya da sitenizde daha az zaman geçirmelerine yol açar.
16. Eksik Hreflang ve Lang Özellikleri
Bu sorun, çok dilli bir sitedeki bir sayfada, arama motorlarına her bölgedeki kullanıcılara ne sunulacağını gösteren bağlantılar veya etiketler eksik olduğunda tetiklenir.
17. Yanlış Hreflang Bağlantılarıyla İlgili Sorunlar
Bozuk hreflang bağlantıları, dizin oluşturma sorunları çıkartabilir.
Örneğin; https://www.siteniz.com/ isminde Türkçe yayın yapan bir web siteniz var. Bu sitenin İngilizce dilinde yayın yapabilmesin için Hreflang etiketi şu şekilde olmalıdır:
< link rel = “alternate” hreflang = “en-GB” href = “http://siteniz.com/en/sayfaadi.html” />
18. AMP HTML Sorunları
Bu sorun, web sitenizin mobil kullanımıyla ilgilidir ve HTML kodu AMP standartlarıyla uyumlu olmadığında işaretlenir. Tabii doğrudan da SEO hatası oluşmasına neden olabilir.
Mobil uyumluluğu, 2020 yılı itibariyle Google için hem mobil hem de masaüstü sıralamada önemli bir kriter haline geldi. Bu nedenle de sayfalarınızın SEO’sunu mobil uyumluluk esasına göre yapılandırmanız çok önemlidir. Sitenizin HTML kodunun Google’ın AMP yönergelerine uygun olduğundan emin olmalısınız.
Site Denetim aracıyla sitenizdeki geçersiz AMP sayfalarını kontrol edin, böylece nelerin düzeltilmesi gerektiğini görebilirsiniz.
SİTE PERFORMANSI
SEO’da sayfa yükleme süresi giderek daha önemli hale geliyor. Siteniz ne kadar yavaşsa, yüklenmesini bekleyecek sabrı olan kullanıcıların ilgisini çekme olasılığı da o kadar azdır.
Mobil ve masaüstü için sayfa hızı önerilerini doğrudan Google’dan alabilirsiniz. Sayfa hızını nasıl ölçeceğinizi ve sitenizi daha hızlı hale getirmek için fırsatları nasıl kullanmanız gerektiğini öğrenin.
19. Yavaş Sayfa (HTML) Yükleme Hızı
Bir sayfanın tam olarak taranma süresi, hız sıralamanızı doğrudan etkilediği için olabildiğince kısa olmalıdır.
20. Küçültülmemiş JavaScript ve CSS Dosyaları
Bu sorun, JavaScript ve CSS’yi küçültmekle ilgilidir. Sayfa yükleme hızını artırmak için gereksiz satırları, yorumları ve beyaz alanları kaldırın.
Gördüğünüz gibi SEO artık linkler, kodlar ve içerikten ibaret değil. 5 yıl önce içeriği vasat bile olsa yüzlerce bağlantı ve iyi bir sayfa içi optimizasyonla site sahipleri Google’da iyi bir sıralayama çıkabiliyorlardı. Artık durum böyle değil. Başarılı siteler aynı zamanda büyük bir sosyal takipçiye sahip olma eğilimindeler. Ziyaretçileriyle sıkı bir iletişim halindeler. Bu da sosyal medyanın doğrudan ya da dolaylı olarak büyük bir etkiye sahip olduğunun göstergesi. Teknik altyapınız güçlü ve düzenli, içeriğiniz benzersiz ve kaliteli olduğu sürece SEO’nuz muhakkak iyi sonuçlar verecektir. Siz yeter ki kendinizi ve sitenizi güncel tutun!