Yeni Nesil Pazarlamacıların Sahip Olması Gereken Yetenekler
Her şeyin değişip dönüştüğü dünyada geleneksel pazarlamanın da sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bundan 20-30 yıl önceki tüketici davranışları ve algısı şimdikinden çok farklı. Dolayısıyla bu değişime ayak uydurabilecek ‘Yeni Nesil Pazarlamacı’lara ihtiyacımız var.
Günümüzün dijital dünyasında her gün bir hayli mesaja maruz kalıyoruz. Öyle ki yetişkin bir insanın günde ortalama 3000-5000 arasında marka mesajıyla doğrudan temas ettiği söyleniyor. Diğer bir örnekle 2000 yılında doğmuş ve şimdi 18 yaşına gelmiş bir bireyin ömrü boyunca 25 milyon reklam içerikli marka mesajına maruz kaldığı araştırmalarla ortaya konmuş.
Markalar bu denli mesaj bombardımanına tutarken bu mesajların ne kadarı tüketici üzerinde kalıcı iz bırakıyor asıl buna bakmak lazım. İşte bu noktada yeni nesil pazarlamacıların yetenekleri devreye giriyor. Rekabetin bu kadar yüksek olduğu ve hatta daha da artacağı bir ortamda sıyrılabilmek için yeni nesil pazarlamacıların sahip olması gereken yeteneklere gelin birlikte bakalım.
Hayal Eden
Aslında her başarı hayal ederek başlar. Bol bol hayal kuran ve hayallerini yüksek tutan yeni nesil pazarlamacılar hedeflerine daha çabuk ulaşır. Hayalini kurup, şirketinin rakipleri arasından nasıl sıyrıldığını düşünmek pazarlamacıyı motive eder.
Deneyimleyen
Teknolojinin çok hızlı geliştiği günümüzde deneyimlememiz gereken o kadar çok mecra var ki hiçbirini atlamamamız gerekiyor. Tüketicinin var olduğu tüm kanallarda onları yakalayıp hitap etmemiz gerekiyor.
Etkili Network
Bir diğer deyimiyle sosyal sermaye herkesin ihtiyaç duyacağı bir şeydir. Etkili ve sağlam bağlantıları olan bireyler az çabayla çok iş bitirebilirler. Yapılan bir araştırmaya göre küçük işletmeler işlerinin %70’ini bağlantıları sayesinde buluyor. Network’lerini doğru şekilde yöneten yeni nesil pazarlamacılar karşılıklı olarak daha az zaman, daha az para ve daha az emekle hedeflerine ulaşabilirler.
Dikkat Çeken
Her gün hangi kıyafeti giyeceğimizden tutun da hangi yemeği yiyeceğimize hangi yoldan işe gideceğimize kadar ortalama 35 bin karar alıyoruz. Maruz kaldığımız marka mesajlarının sayısına yazının başında değinmiştik, dolayısıyla tüketicinin dikkati dağınık. Hayatımızın seçimlerle geçtiği bir dünyada markanızın dikkat çekip diğerlerinden sıyrılması için tüketicide iz bırakmanız gerekir.
Yaratıcı
Hedef kitleye ilginç gelmek zorundasınız. En iyi ürünü ya da servisi sunuyor olabilirsiniz, eğer tüketici sizi fark etmiyor ve daha fazla öğrenmek istemiyorsa bu hiçbir işe yaramaz.
Meraklı
Pazarlama insan odaklı bir alan olduğu ve insanı anlamak için meraklı olmak gerekiyor. Sürekli olarak değişen tüketici davranışlarını sorgulamak ve nedenlerini araştırmak gerekiyor.
Hümanist
Pazarlama, insan istek ve ihtiyaçlarının giderilmesi için insanlara en uygun ürün ve hizmetlerin sağlanmasıdır. Dolayısıyla pazarlamanın amacı insanların daha iyi bir dünyada mutlu yaşamasını sağlamaktır.
Data Okuyan
Yeni nesil pazarlamacıların elindeki en önemli fırsatlardan biri ‘big data’yı fark etmek ve kullanmaktır. Veriyi doğru okuyup içselleştirerek tüketiciyi duyabilir ve başarıya ulaşabiliriz.
Umut Dağıtan
Yeni nesil pazarlamacıların bir diğer yeteneği ‘Umut Dağıtıcı’ olmalarıdır. Tüketiciyi ve firmasını en iyi şekilde anladığını ve onlara en doğru şekilde cevap vereceğini vadeden umut elçileridir.
Çevre ve Doğa Bilincine Sahip
Sürdürülebilir bir gelecek için üretim sonuçlarının doğaya ve çevreye olumlu etkilerde bulunması gerekir. Ekosistemi tehdit etmeyen dost ürün ve hizmetler herkesi mutlu edecektir.
Duygusal Bağ Kuran
Zihnimiz aslında hiçbir gerçeği gerçeğin kendisi olarak hatırlamıyor, onunla ilgili kurduğumuz duygusal bağ ile hatırlıyoruz. Yani beynimiz algı/duygu ile çalışıyor, bu nedenle eğer siz o duyguyu doğru şekilde aktarırsanız marka ile tüketici arasında duygusal bir bağ kurulur. Bu ilişki kalıcıdır.
Kültürel Bağ Kuran
Eğer global bir markaysak, çok fazla ülkede iş yapıyorsak her ülkenin kültürüyle bir şekilde ilişki kurmamız gerekiyor. Bugünün trendi neyse onun içine girip bir şekilde markamızı bütünleştirmeliyiz. Ortak kültürel değerler üzerinden evrensel mesajlar verip ve aynı duyguyu herkese geçirebiliyorsak başarıyı yakalarız.
Tutarlı / Süreklilik Sağlayan
Müşterilerde hep aynı hissi uyandırmaya devam edip sürekliliği sağlamalıyız.